Mut Belediye Başkanı Nebi Yılmaz, 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde partisince aday gösterilmemesinin ardından bir basın açıklaması yaptı. Açıklamasında, kutlu emaneti devretme günü geldiğini belirten Başkan Yılmaz; geriye ne şahsi ne de kurumsal olarak verilecek hesap bırakmadıklarını söyledi ve görev süresince birlikte yürüdüğü dava ve kader arkadaşlarına teşekkür etti, istemeyerek de olsa kırdığı kalplerden helallik istedi.

“EMANET EDİLEN SANCAĞA HALEL GETİRMEDİK.”

Nebi Yılmaz’ın açıklaması şöyle: “Aziz dava arkadaşlarım, Kutlu Milletin vefakar, cefakar evlatları, Müslüman Türk Yörükleri… 2014 yılında uğruna ömrümüzü bedel koyduğumuz Ülkücü Milliyetçi fikir hareketinin Üç Hilalli sancağını Mut Kalesi burçlarına dikme şerefine nail olduk. Öncelikle bu şerefe nail olurken bizlere yoldaşlık eden bütün dava ve kader arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Yaptığınız büyük fedakarlıklar dava nezdinde unutulmayacak, nesilden nesile bu zafer anlatılacaktır. Mut halkının teveccühüyle getirildiğimiz bu vazifenin daha başında, bir yandan büyük bir borç yükünün üstesinden gelmeye gayret gösterirken bir yandan da “Büyükşehir yasası” ile üzerimize vazife kılınan köylerimize de hizmeti aksatmadan götürmeye çalıştık. Ülkücü – Milliyetçi Belediyecilik anlayışını yaşam tarzı haline getirerek 4 sene boyunca hizmetimizi ulaştırmadığımız köy kasaba mezra bırakmadık. Günü geldi aynı hedefle yola çıktığımız arkadaşlarımız ile Mut Halkının gelecek çıkarları konusunda ters düştük. Arkadaşlarımızla yol ayrımı pahasına ilkelerimizden taviz vermedik. Günü geldi kapalı kapılar ardında kurulan tertip tezviratlara bozkurtça dik duruş sergiledik. Hiç bir kişisel çıkar ve menfaat uğruna eğilmedik, emanet edilen sancağın namusuna halel getirmedik. Tek görevimiz olan ve Hakk’a hizmet bildiğimiz Halka hizmeti gerçekleştirmek için çalıştık. Lobicilik, komitacılık gibi gizli saklı tezgahları “9ışık”ın şahsiyetçiliğine ihanet kabul ettik, yapmadık, yaptırmadık. Arkamızda sorulacak şahsi hesaplarımızı Allah’a havale ederken; Geriye ne şahsi ne de kurumsal olarak verilecek hesap bırakmadık. Gün; kutlu emaneti devretme günüdür. Büyüklerimizden gördüğümüz töre üzre davanın kutlu sancağını başka bir ele emanet etme günüdür. Gün; Ülkücü – Milliyetçi Hareketin Lideri Devlet Bahçeli’nin emri üzerine “Nefer”liğin hazzına bir kez daha varabilme günüdür. Sırtımızdaki ateşten gömleği 31 Mart akşamı çıkaracağız. Ben ve arkadaşlarım; Liderimizin işaret ettiği adayı bir “Nefer” olarak sancağın dalgalanmasının devamı noktasında destekleyeceğiz. Bu dikenli, meşakkatli ama bir o kadar da mukaddes yolda bana yol arkadaşlığı yapan, omuz veren, yükümüzü hafifleten bütün özden öte kardeşlerime minnettarım. Göremediğimiz gözlerden, öpemediğimiz ellerden, istemeyerek de olsa kırdığımız kalplerden haklarını helal etmelerini diliyorum. Allah Türk Milletini ve bu milletin temel taşı olan Toros dağlarının babayiğitlerini korusun, analarını bacılarını yüceltsin! Saygı ve Minnetle…”