Mut Çıtlık Dergisi 2007 yılında çıkmaya başladı, Mut Çıtlık Doğa Grubu da 2010 yılında kuruldu. Tabi Mut’ta bir ilkti bu, böyle bir kültür yoktu. Bu yüzden de ilgi yoğundu, katılımlar kalabalıktı, her kesimden insan vardı. Yönetimi daha renkliydi. İlk yürüyüşlerde sağlık ekibi bile vardı yanımızda. Yürüyüşlerimizin iki temel kuralı, her yürüyüşte herkes kendisini tanıtıyor, bir iki tümceyle duygu ve düşüncelerini dile getiriyordu. Yine, belli bir yerde herkes telefona sarılıyor, en az iki arkadaşını arayıp, Mut Çıtlık Doğa Grubuyla yürüyüş yaptığını ve bulunduğu yeri söylüyordu. Bunlar büyük coşkulardı. Yürüyüş kuralları biraz daha sıkıydı.
On bir yıl sonra şöyle bir düşünüyorum da, yüzlerce insan katıldı doğa yürüyüşlerine, nice arkadaşlıklar, dostluklar kuruldu, Mut’tun neredeyse gidilmedik, görülmedik yeri kalmadı, bütün bu güzellikler tüm Türkiye’ye, tüm dünyaya yansıtıldı. Mut dışına da çok gidildi, Mut dışından da sayısız dostluklar kazanıldı. Tabi bir yandan da doğa sevgimiz ve doğa bilincimiz gelişti. Akkuyu Nükleer Santraline karşı Cumhuriyet Alanında etkinlik yaptık, Akkuyu ve Taşucu’ndaki etkinliklere katıldık.
Ve yine on bir yıl sonra şöyle bir bakıyorum da, sayımız biraz azaldı, ilk günlerdeki ilgi yok. Tabi bunda elbette bizlerin de sorumluluğu var. Ama sorun yalnızca bizde değil. Bütün doğa grupları ve de toplumun bütün kesimi böyle. İki yıldır da salgın nedeniyle zaten elimiz kolumuz bağlı. Evet, eskisi kadar kalabalığımız yok ama demirbaş bir sayımız ve hiç eksilmeyen bir coşkumuz hep var.
Giderek, o ilk yıllardaki o iki güzel kuralı yapmaz/yapamaz olduk. Arkadaşlarımızın çektikleri fotoğrafları paylaşırken altına, “Mut Çıtlık Doğa Grubu”yazmaları, telefonla konuşurken, “Dağda yürüyüş yapıyoruz” yerine, “Mut Çıtlık Doğa Grubu olarak yürüyüş yapıyoruz” demeleri çok önemlidir. Bunlar ince ayrıntılardır, anlamlıdır.
Nihat Mustul olarak ben hiçbir zaman Mut Çıtlık Doğa Grubunu, hatta Mut Çıtlık’ın bütün etkinliklerini kendim olarak düşünmedim, asla! Hepsi için herzaman, “Ortaklaşa açtığımız bir kültür sanat gülü” dedim.
Mut Çıtlık Doğa Grubu hepimizin ortaklaşa yarattığı bir değer, hepimizin emeğiyle ve coşkusuyla yaşayan bir güzellik, bir kültür, bir birikim, gönüllülük birikimi… Bu gözle, bu bilinçle bakmamız gerekir Mut Çıtlık Doğa Grubuna.
Mut Çıtlık Doğa Grubunu yaşatmak hepimizin, tüm arkadaşlarımızın, tüm doğaseverlerin bilinçlice bir sorumluluğudur.
Mut Çıtlık Doğa Grubu ortak bir bilinçtir, ortak bir sevgidir, ortak bir kimliktir…
Mut Çıtlık Doğa Grubu hepimizin yakasında takılı ortak bir güldür.
Sağlığımız; bedenimiz, beynimiz, psikolojimiz için…
Doğa sevgisi, doğa bilinci, doğanın korunması için…
Arkadaşlık, dostluk, dayanışma için…
Geleceğimiz, çocuklarımız, torunlarımız için…
“Mut Çıtlık Doğa Grubu bizimdir” diyen herkesindir…
Bizim kadar doğa da bizi özledi, ne dersiniz?..