Bir arkadaşım diyor ki;
“Epeydir yalnızca ekonomi dolar, ekonomi dolar! Ya demokrasi, ya hak hukuk, ya insan hakları, ya eğitim?..”
Bir arkadaşım diyor ki;
“Yıllar önce insanlar televizyonlarda canlı canlı Irak savaşını izliyordu, Amerikan uçaklarının Irak topraklarını ve Irak halkını bombalamasını. Şimdi de saniye saniye doların yükselişini, inişini!”
Bir arkadaşım diyor ki;
“Bu yaşa geldim yeni bilinçlendim; artık gömleğim tek renk, pantolonum bin bir renk olacak!”
Bir arkadaşım diyor ki;
“Toplum bir çıkmaza sürüklenirken, kimsenin birbirini beğenmezlik hakkı yoktur.”
Bir arkadaşım diyor ki;
“Giysi lime lime eskimişse, “Vay şurası yamalanmalı, vay burası yamalanmalı” diye kimse toplumu oyalamamalı.”
Bir arkadaşım diyor ki;
“Bir toplum örgütlüyse vız gelir/Bir toplum örgütsüzse düz gelir.”
Bir arkadaşım diyor ki;
“Alkışların da dili vardır. Alkışlar ikiye ayrılır.”
Bir arkadaşım diyor ki;
“Dağlara gidince doğadan bir solukta bıkmayacak birkaç yoldaş arıyorum!..”
Bir arkadaşım diyor ki;
“Bir partinin en zayıf yeri neresi biliyor musunuz? Seçimi kaybettiği gün dağılması!”
Bir arkadaşım diyor ki;
“Şaşırıyorum ben bunların aklına, matematik bilmezliklerine! Ulan arkadaş, iki birden çok, üç ikiden çok, dört üçten çok, dokuz sekizden çok!..”
Bir arkadaşım diyor ki;
“Doğa yok edilirse insan yok edilir.”
Ve bir başka arkadaşım diyor ki;
“Yahu bütün bunlar bildiğimiz şeyler, n’olur yeni bir şeyler söyleyin kendinize, bize!”
Bir arkadaşım da diyor ki;
“Acaba?..”
Sıra bana mı geldi?
Bugün benim susma günüm, ‘sustukça sıra bana gelir’ günüm!..