Yazar ve Şair Kerim Hanedan, kalbine yenik düşerek aramızdan ayrıldı. Uzun süredir kalp yetmezliği ile mücadele eden Şair Kerim Hanedan, yeni yılın ilk saatlerinde yoğun bakıma alındığı Mersin Tıp Fakültesi’nde 64 yaşında hayata gözlerini yumdu.
Kerim Hanedan, sağlık sorunu ile ilgili olarak 22 Kasım 2019’da sosyal medyadan verdiği bilgide, “Cümleten günaydınlar, merhabalar… Bir hafta on gündür kalp yetmezliğine bağlı bir takım sorunlarım olsa da fena değilim. Merak eden tüm okurlarıma, arkadaşlarıma, dostlarıma, yoldaşlarıma, gülüşü gülden güzel mavi insanlara duyurur, selam, sevgi ve saygılarımı iletirim. İyi ki varsınız…” demişti.
Kerim Hanedan’ın ŞİİR MÜSVEDDELERİ başlığı altında “Aşka Dost Feleğe İsyan” ve “Kaktüs Dallarında Umutlar Büyüttüm” isimli yayınlanmış iki kitabı bulunuyor.
Kerim Hanedan, Mersin’de Eski Mezitli Mezarlığında toprağa verildi.
Kerim Hanedan’ın kendi anlatımı ile kısa yaşam öyküsü şöyle:
“Mut’ta doğdum. İlkokulu, Hacınuhlu Köyü İlkokulunda okudum (şimdi, içinde yangın işçileri kalıyor), orta ve liseyi Mut’ta bitirdim. Yetmiş küsürlü yıllarda Mut Devrimci Kültür Derneği’nde üye, yönetim kurulu üyeliği ve bir kaç dönemde başkanlık yaptım. Çok güzel, civan, yüreği sevgi ve umut dolu arkadaşlarımla etkinlikler, seminerler yaptık. Ve hatta, belimizde kitap, cebimizde şiir, dilimizde türkülerle; bağımsızlık, özgürlük, devrim ve sosyalizm için bildiriler dağıtıp duvarlara yazılar da yazdık.
Kısa bir süre hapishaneye merhaba dedim. Köy köy dolaşıp yurdum ve dünya gerçeklerini anlatmaya çalıştık. Müzikle hep amatörce uğraştım, besteler yaptım, konserler de verdim… Sonra 27 yıl süren, Tokat, Mersin, Tarsus’ta Türkçe ve Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenliği yaptım. Sendikal faliyetlerde bulundum.
Hayatı, sanatı, edebiyatı, edebiyatın diğer sanat ve bilim dallarıyla ilişkisini öğretmeye çalıştım ama öğretirken daha çok şey öğrendim ve öğrenmeye hala devam ediyorum. Korkulara mahkum aşklar da yaşadım… Sonra dört beş yıl süren ”sevgi” gerçeğini araştırıp inceledim. Diyalektiği anladıkça daha çok sevdim, ”değişmeyen tek şeyin değişmek” olduğunu deneyimlerimle anladım, pekiştirdim. Kitap okumayı çok seviyorum ve hiç kitapsız kalmadım, bunu gururla söylüyorum. Bir kaç yıl önce emekli oldum. Mersin’de yaşıyorum, okumaya ve sevmeye devam ediyorum. Sanatsal etkinlikler, felsefe, davranış bilimleri, sosyoloji, halkbilimi, müzik, sinema, tiyatro… ilgi alanlarımda. Felekten gün çalmalarım da oluyor…
Artık şiir de yazıyorum. Şiir kitabımı çıkarmak için hazırlıklar yapıyorum… Yarım asrı geride bıraktım. Yani demem o ki, hayat, güneşin altında, uykusuz yıldızların gözetmenliğinde sürüp gidiyor işte…”