“Koğuş kalk deprem vaaaaar.”
Bir kasım gecesinde Bingöl de askerlik yaparken depremle tanış oldum. Koğuş nöbetçisi bağırıyordu. İlk ses ile birlikte koğuş boşalmıştı. Ben de yarı şaşkın bakıyordum. Ranzalar birbirine çarpıyordu. Koğuş nöbetçisi yanıma geldi. Beni sarsmaya başladı.
“Ne duruyon len, deprem oluyor.” Beni hızla koridora çıkardı. İçerde kimse kalmamıştı. Son olarakta ben aşağı indim. Askerler bina bahçesine toplanma alanında şaşkın şaşkın bana bakıyordu. Ben don gömlek çıkmıştım.
Bir süre sonra içeri girdiler. Tatbikî ben en önde girdim. Mesai başlayınca Tabur Komutanına kızıyordum.
“Gece deprem oldu. Bizim başımıza gelmedin.”
“Ne geleyim, kışla 9 şiddetinde depreme dayanıklı. Bingöl depreminde şu gördüğün Kıbrıs Mahallesi yok olmuştu. Bu kışla depreme en dayanıklı alan, binalar da ona göre yapıldı.”
Daha sonraları deprem olunca koğuştan çıkıyorduk. Ben doğruca yazıhaneye gidiyor, orada sıcak yerde oturuyordum.
Bir akşam yine sallanmaya başladık. Haber geldi, Muş Varto, Tatvan’da deprem olmuş. İki saat sonra askerler araçlara bindi yardıma koştu. Ben de bir kamyon ekmek ile deprem yerine ulaştım. Ekmekleri teslim edip geri döndük. Üç katlı postane binası tek katlı olmuştu. Depremin sonuçlarını orada gördüm. Yerle bir olan bir kent.
Bir yaz günü davar evi yanında yatıyorduk. Keçiler gürültü ile ayağa kalktı. Biz ona uyandık. Sonra yer sallanmaya başladı. Anladım ki keçiler depremi önceden hissediyor. O zaman kafamda bir soru oluştu.
“Acaba keçiler ile birlikte mi yaşasak.”
1993 Erzincan, 1999 Kocaeli, Adapazarı depremini de o günleri yaşadık. Geçen yıl Malatya depremi ve 6 Şubat depremi… 11 ilde yaşanan deprem. O gece uyanıktım. Baş dönmesi, vertigom artmıştı. Salonda koltukta yakalandım. Bina titriyordu. Lamba sallanıyordu. Oğlum içeri girdi.
“Deprem oluyor korkma baba. ”
Oturduğum bina taşlık kayalık bir alanda kurulmuştu. En az sarsıntı ve güvenli binada oturma rahatlığı ile panikleyip dışarı fırlamadık. Bekledik, biraz sonra baş dönmem hızlanınca hastaneye acile gittik. Depremin şiddetini ve sahasını öğrendik. Maraş, Gaziantep, Hatay yerle bir olmuştu.
Bir aydır depremi tüm ülke birlikte yaşadık. 50 binlere varan ölüm, yüzbinlere varan yaralanma. Kurtarma haberleri. Sonra ümidin sona ermesi. Şimdi enkaz kaldırma. İşte burada sosyal devlet olma gereğini gördük. Dayanışma ruhu ile deprem bölgesine koşan yerel yönetimler. Halkın dayanışma ruhu coşuyordu.
Şimdi geriye dönüp baktığımızda:
1. Yer bilime bakılmadan verilen ruhsatlar, yapıların denetlenmemesi sonucunda yerle bir olan binalar. Yerle bir olan koca kentler.
2. Afet sonrası devletin karnesi. Hala çadır bekleyenler. Milyonlar kentleri terk etmiş. Başka illerde yaşam mücadelesi veriyor.
Deprem bitti. Yaralar sarılacak. Ama yeniden kentler kurulacak. Dersler alınacak mı? İşte bu çok önemli. Yer bilim haritaları değişti, yeni fay hatları ortaya çıktı. Adana, Mersin, Kıbrıs’a uzanan fay hatları. Özellikle Akdeniz sahilinde kumsala yapılan çok katlı binalar. En kısa zamanda kontrol edilmeli. Mersin’de bazı siteler boşaltılmaya başladı.
Yer bilim haritalarına göre yeniden mastır planlar yapılmalı. İmar planları yeniden hazırlanmalı. Özellikle kumsal, ırmak yataklarında tarım arazileri yerine, dağlara doğru, sağlam zeminli yerlere doğru imar planları kaydırılmalı. Yoksa yaşanılan afetler bir daha yaşanacak. Kiracı da, onlarca evi olan ev sahipleri de aynı sokakta kalacak. 3 ay önce alınan binalar yerle bir olmuş. Bunun bir bedeli olmalı. Ruhsatı veren, kontrol eden yapı denetim şirketlerinin hesap vermesi gerekmekte.
Kentlerin planlanmaması yapılırken, yer bilimciler, mühendis odaları, sivil toplum örgütlerinin görüşlerinin alınması. Yerel yönetimlerin yapılanmasında buna dikkat edilmesi gerekmektedir.
11 ilde olan deprem ve bütün ülkeye yayılan sonuçlarına baktığımda büyük dersler çıktı. Bunlara çalışmak lazım. 2024 yılında yerel seçimlerde plan yapanlar bu duruma göre ufuklarını açmaları gerekmektedir.
Önümüzdeki dönemde olası İstanbul, olası Adana depremlerine hazır olmamız gerekmektedir. Ecemiş fay hattını iyi tahlil etmek lazım. Gerekiyorsa Akkuyu Nükleer Santral yapımına son verilmelidir. Ya da 9 şiddetinde depreme dayanıklı olmalı. Tatbikî Akdeniz’de beklenen tusinami olayını da dikkate almak gerekir. İşte bu yüzden her sallanmada aklımız çıkıyor.
DOLAR
Alış:
Satış:
EURO
Alış:
Satış:
GBP
Alış:
Satış:
ANKARA
ADANA
ADIYAMAN
AFYON
AĞRI
AKSARAY
AMASYA
ANKARA
ANTALYA
ARDAHAN
ARTVİN
AYDIN
BALIKESİR
BARTIN
BATMAN
BAYBURT
BİLECİK
BİNGÖL
BİTLİS
BOLU
BURDUR
BURSA
ÇANAKKALE
ÇANKIRI
ÇORUM
DENİZLİ
DİYARBAKIR
DÜZCE
EDİRNE
ELAZIĞ
ERZİNCAN
ERZURUM
ESKİŞEHİR
GAZİANTEP
GİRESUN
GÜMÜŞHANE
HAKKARİ
HATAY
IĞDIR
ISPARTA
İSTANBUL
İZMİR
KAHRAMANMARAŞ
KARABÜK
KARAMAN
KARS
KASTAMONU
KAYSERİ
KIRIKKALE
KIRKLARELİ
KIRŞEHİR
KİLİS
KOCAELİ
KONYA
KÜTAHYA
MALATYA
MANİSA
MARDİN
MERSİN
MUĞLA
MUŞ
NEVŞEHİR
NİĞDE
ORDU
OSMANİYE
RİZE
SAKARYA
SAMSUN
SİİRT
SİNOP
SİVAS
ŞANLIURFA
ŞIRNAK
TEKİRDAĞ
TOKAT
TRABZON
TUNCELİ
UŞAK
VAN
YALOVA
YOZGAT
ZONGULDAK
KOĞUŞ KALK DEPREM VAR
Benzer Haberler
-
21 YAŞINDAYIZ
-
MERSİN VALİSİ PEHLİVAN’DAN SEÇİM GÜVENLİĞİ TOPLANTISI
-
Mutlu çiftçilere tohumluk nohut dağıtıldı
-
Silifke’de Anjiyografi Laboratuarı açıldı
-
KARADEĞİRMEN / 17
-
VAHAP SEÇER MEP’LE BİR ARAYA GELDİ
-
KIZILAY RAMAZAN’DA MİLYONLARA ULAŞIYOR
-
MESKİ TÜRKİYE’DE BİR İLKE İMZA ATTI
-
UZAYA MERSİN ÜNİVERSİTESİ İMZASI
-
CARETTALAR YALOVASPOR’U YİNE YENDİ
-
AKOB GENÇ DİNLETİLER PROGRAMINA DEVAM EDİYOR
-
VİTAMİNLER HAKKINDA DOĞRU SANILAN 8 YANLIŞ!