FLAŞ HABER:
Ana Sayfa Haber 26 Ekim 2023 161 Görüntüleme

MERSİN’DE “KİLİKYA’DAN CUMHURİYET’E” TEMALI KIYAFET SUNUMU VE SERGİ

Mersin Valiliği’nin himayesinde Mersin Olgunlaşma Enstitüsü tarafından Cumhuriyetimizin 100. yılına özel hazırlanan “Kilikya’dan Cumhuriyet’e” temalı kıyafet sunumu ve sergi programı düzenlendi.
Düzenlenen programa Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan ve eşi Yıldız Pehlivan’ın yanı sıra il protokol mensupları ve eşleri, oda, STK temsilcileri, iş insanları ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Tarih boyunca Anadolu’da, Mersin ve çevresinde yaşamış olan medeniyetlerin izlerini, İlimizin sanatsal dokusunu ve geleneksel Türk el sanatlarını el emeği, göz nuru ürün ve eserler ile gün yüzüne çıkaran Mersin Olgunlaşma Enstitüsü’nün, Mersin’in tarihinde önemli bir dönem olan Kilikya yanında Hitit, Asur,Pers,Roma, Memlük gibi diğer toplumların, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet döneminin izlerini taşıyan sergi ve kıyafet sunumunda bir konuşma gerçekleştiren Vali Ali Hamza Pehlivan, “Anadolu’muz medeniyetler beşiği olarak pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Türk Milleti olarak 1000 yıldır vatan edindiğimiz ve kendi medeniyetimizin yanında, bu topraklarda yaşamış, bütün medeniyetlerin izlerine de sahip çıkan bir milletiz, bir ülkeyiz, bir devletiz.” dedi.
Mersin Olgunlaşma Enstitüsü’nün tarihe bir ışık tutmak suretiyle kendilerini Kilikya’dan Cumhuriyet’e bir yolculuğa çıkaracağını belirten Vali Pehlivan, şunları söyledi:
“Bu yolculuğa çıkarırken de 2 yılı aşkın bir süre üzerinde çalıştıkları eserleri paylaşacaklar. Kıymetli sanatçılarımız, bu yolculuğu sanatla yapıyor ve marifetlerini eserlerinde ortaya koyuyorlar.
Olgunlaşma Enstitüleri, ülkemizde yaklaşık 80 yıllık bir geçmişe sahiptir. Kurulduğu günlerden bugüne, Anadolu’muzda kaybolmaya yüz tutmuş geleneksel sanatları gün yüzüne çıkarmak, halihazırda sürdürülen, yapılagelen sanatları daha da ileri noktalara taşımak, bugünün ve geleceğin nesillerine bu çalışmaların ve ortaya çıkan eserlerin sunumunu gerçekleştirmek amaçlarını taşımaktadır. Mersin İlimizde 2010-2011 eğitim öğretim sezonuyla birlikte ülke genelinde olduğu gibi İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz bünyesinde çalışmalarını sürdürüyor. Yaptıklarını da her sene değişik bir temayla paylaşıyor. Burada ortaya konulan eserler, sadece Mersin’de kalmayıp, Olgunlaşma Enstitülerinin, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğünce oluşturulan iletişim ve tedarik ağı vasıtasıyla diğer illere, hatta uluslararası boyuta da taşınıyor.
Ortada bir emek, göz nuru, alın teri, nakışların ilmek ilmek işlenmesi ve her bir nakışta da bir duygu, düşünce ve medeniyet değerlerinin izleri var. Bu izleri o eserleri gördüğünüzde fark ediyorsunuz.
Mersin Olgunlaşma Enstitü de iğne oyası, cam altı çalışmalar ve dokumacılık olmak üzere üç temel başlıkta uzmanlaşmış durumdadır. Pamuğun yetiştiği bereketli topraklarıyla ön planda olan Çukurova’da dokumacılıkta ön planda olan faaliyet alanlarından birisidir.
Bu etkinliğin, Cumhuriyetimizin 100. yılında yapılıyor olması elbette ki ayrı bir anlam ve önem ifade ediyor. Her yıl 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’mızı coşkuyla kutluyoruz. Bununla birlikte, 100. yıl olması hasebiyle bu yıl çok daha ayrı bir heyecan, coşku ve mutlulukla bayramımızı kutluyoruz. 29 Ekim’i içine alan haftada, yurt genelinde olduğu gibi İlimizde de çeşitli etkinlikler düzenledik, düzenliyoruz ve düzenleyeceğiz. Buradaki amaç elbette bu yüzyılla birlikte, bu yüzyılın arkasında olan yüzyıllara, hatta bin yıllara dayalı devlet ve millet geleneğimizi anımsamak, hatırlamak, yeni nesle aktarmak ve yüz yıl önce verilen mücadelelere aynı şekilde bugünün nesline anlatmak, idrak etmektir.
Bugün vesilesiyle Milli kahramanlarımızı, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere aziz Şehitlerimizi, Gazilerimizi, bütün kahramanlarımızı saygıyla, rahmetle yad ediyoruz. Onlar, o sıkıntılı zamanlarda Cumhuriyetimizin temelini oluşturdular ve aradan yüzyıl geçti. Şimdi de Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadeleriyle; Türkiye Yüzyılına adım atıyoruz. Türkiye Yüzyılı dememizin amacı, yeni yüzyılın her alanda üreten, eser ortaya koyan, daha da gelişen ve ileri noktalara gelen, şanlı tarihi boyunca olduğu gibi gelecekte de dünya devletleri arasında muasır medeniyetler seviyesi hedefini tutturarak, o seviyenin de üzerine çıkarmak suretiyle Türkiye’mizin Yüzyılı olmasını sağlamaktır. Bunu da her alandaki çalışmalarla ortaya koyacağız. Bilimde, teknolojide olduğu gibi sanat alanında da bu çalışmalar ülkemizin geleceğe doğru yolculuğunu daha da kuvvetlendirecektir.
Bu duygularla bu programın oluşmasında emeği geçen Olgunlaşma Enstitümüzü, sanatçılarımızı, sanatkarlarımızı tebrik ediyorum, başarılarının artarak devamını diliyorum. Cumhuriyet Bayramı’mızı en içten dileklerimle kutluyorum.”
Programda; Vali Pehlivan’ın eşi Yıldız Pehlivan da yapmış olduğu konuşmasında;
“Cumhuriyetimizin 100. Kuruluş yıl dönümü kutlama etkinlikleri kapsamında ‘Eskiden Yeniye Tarihin İzinde- Kilikya’ temasıyla düzenlediğimiz kıyafet sunumu ve sergi açılışına hoş geldiniz. Sizleri en içten duygularımla, sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.
Mersin Olgunlaşma Enstitüsü tarafından aylarca süren çalışmalar neticesinde hazırlanan birbirinden nadide eserlerin yer aldığı bu güzide etkinliğin açılışında sizlerle bir arada bulunmaktan büyük bir memnuniyet duyduğumu özellikle ifade etmek istiyorum.
Cumhuriyetimizin 100. Kuruluş yıl dönümüne erişmiş olmanın coşku ve gururunu yaşadığımız, Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadeleri ile Türkiye Yüzyılına adım attığımız bu anlamlı günlerde Cumhuriyet Bayramımızı kutluyor, başta Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, milli mücadele kahramanlarımızı, aziz Şehitlerimizi, Gazilerimizi saygı ve rahmetle yad ediyorum. Türkiye’mizin ikinci yüzyılının devlet ve millet olarak her alanda yeni başarılar ile taçlandıracağımız bir yüzyıl olmasını diliyorum.
Bin yıldır vatan kıldığımız ve üzerinde Cumhuriyetimizin kurulup yükseldiği Anadolu toprakları dünyaya yön vermiş medeniyetlerin izlerini taşıyan, sahip olduğu zenginlikleri ile dünyanın adeta yaşayan tarihi ve kültürel hafızasıdır.
Güzel Türkiye’mizin cennet köşelerinden biri olan Mersin, bu hafızayı en belirgin şekilde yansıtan illerimizden biridir. Tarihi binlerce yıl öncesine kadar giden, Hitit, Asur, Babil, Pers,
Roma, Memlük gibi pek çok kadim medeniyetin hüküm sürdüğü ve içerisinde Mersin’in de yer aldığı Kilikya Bölgesindeki bu medeniyetlerin izleri, tarihi değerleri günümüze kadar taşınmaktadır. 1071 Malazgirt Zaferinden sonra Selçuklu Türkleri’nin bütün Anadolu’yu olduğu gibi Mersin ve civarını da fethetmesi ve 15. yüzyılda Osmanlı topraklarına katılmasıyla bölgenin kültürel mirası, kendi medeniyetimizin eserleriyle daha da zenginleşmiştir.
Mersinimiz, tarih boyunca ev sahipliği yaptığı medeniyetlerin izlerini yansıtan varlıklarıyla, insanoğlunun çağlar boyu izlediği gelişim süreçlerini gözler önüne seren adeta bir açık hava müzesi gibidir.
Mersin’in coğrafi konumu ve stratejik önemi; tarihin her döneminde birçok uygarlığa kesintisiz ev sahipliği yapmasını sağlamış, önemli bir yerleşim yeri, canlı bir ticaret, kültür ve sanat kenti olarak öne çıkmasını beraberinde getirmiştir.
İlk yerleşimin 10 bin yıl kadar geçmişe uzandığı tahmin edilen Mersin’in başta Çukurova’nın bereketli toprakları, dört mevsim ürün yetiştirilmesine imkân tanıyan iklimi ve hünerli çiftçileri ile bin bir çeşit ürünün yetiştirilmesine, işlenmesine ve bunların pazarlanmasına da fırsat sağlamıştır.
Bu ürünlerin en başta gelenlerinden biri de iplik ve dokumanın hammaddesi olan pamuktur. Bugün yapılacak olan kıyafet sunumunun önemi de aslında geçmişten bugüne süregelen gelenekselliği günümüz şartları ve imkanlarıyla tekrar canlandırıyor olmamızdan kaynaklanmaktadır.
Etkinliğimizin temasını oluşturan kıyafet sunumu, Antik Çağ’dan Cumhuriyete kadar geçen zamanda pamuk hammaddesinin işlenerek kıyafete dönüşümünü, giyim ve kuşamın medeniyetlerin izlerini taşıyacak şekilde değişimini yansıtarak bizleri adeta tarihsel bir yolculuğa çıkaracaktır.
Medeniyetlerin yapı ve eserlerini günümüze taşıyan Mersin’in bu bağlamda farkını ortaya koyan ve bu özelliklerini gün yüzüne çıkaran kurumlarımızdan biri de şüphesiz Mersin Olgunlaşma Enstitüsüdür.
Enstitümüz bugünkü etkinlik örneğinde olduğu gibi değerini hiçbir zaman yitirmeyen geleneksel Türk el sanatlarının kaybolmadan bugünümüz ve gelecekle buluşması konusunda marifet ve zarafeti sanatla buluşturarak çok başarılı çalışmalara imza atmaktadır.
Cumhuriyetimizin 100. Yılında, Türkiye Yüzyılına adım attığımız bu günlerde ‘Eskiden Yeniye Tarihin İzinde- Kilikya’ temasıyla düzenlediği bu etkinlikle bu başarılı çalışmalarına bir yenisini daha ekleyen hünerli kadınlarımız bizleri gururlandırmaya devam etmektedir.
Bu etkinliğin hayat bulmasına çok değerli katkılar sağlayan, marifetini, sanatını konuşturan, ilmek ilmek işlediği, el emeği ve göz nuru eserleri bizlerle buluşturan kıymetli sanatçılarımıza, Mersin Olgunlaşma Enstitüsü ailesine ve emeği geçen tüm kişi ve kurumlara şükranlarımı sunuyorum.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Sanatsız kalmış bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.’ sözü doğrultusunda sanat yoluyla Mersin’in geleneksel değerlerine sahip çıkan ve bu alandaki çalışmalarıyla şehrimizin gelişimine katkı sağlayan Enstitümüzü ve enstitü çatısı altında buluşan, çalışan, emek sarf eden bütün kardeşlerimizi yürekten kutluyorum.
Kültür ve sanat şehri Mersinimiz’de Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında gerçekleştirdiğimiz bu güzel etkinliğin bir parçası olmaktan, siz kıymetli misafirlerimizle bir arada bulunmaktan büyük bir memnuniyet duyduğumu ifade ediyor, Cumhuriyetimizin 100. yaşını en kalbi duygularımla kutluyorum.” dedi.
Programda Mersin Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Mehmet Göçer de bir konuşma gerçekleştirdi.
Soli Pompeiopolis Ören Yeri alanında düzenlenen programda, Vali Pehlivan ve eşi Yıldız Pehlivan ile programa katılanlar, Mersin Olgunlaşma Enstitüsü’nün hazırladığı tablo-pano çalışması, iğne oyası ile işlenmiş dokuma örtüler, iğne oyası takılar, fularlar, tasarım çantalar, kupa bardaklar sergisini gezdikten sonra kıyafet sunumunu izlediler.
Programa katılanlar, sunulan ürün ve eserleri büyük bir beğeniyle karşıladı.

Tema Tasarım | Osgaka.com