FLAŞ HABER:
Ana Sayfa Gündem 27 Aralık 2022 212 Görüntüleme

SİLİFKE’DEN ÇANAKKALE CEPHESİNE

“Arkadaşlar! gidip Toros Dağları’na bakınız, eğer orada bir yörük çadırı görürseniz ve çadırda bir duman tütüyorsa şunu çok iyi biliniz ki; bu dünyada hiçbir güç ve kuvvet asla sizi yenemez.”
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
Mustafa Kemal’in çocukluğunda, Taşeli yöresinde odun tüccarlığı yapan dedesi, ona Toroslarda yaşayan Tahtacılar ve Yörükler ile birlikte yaşamını anlatır. Onun dimağlarında kalmıştır. İşte Çanakkale Savaşlarında Silifkeli askerleri görünce bu sözü söyler.
CHP Silifke İlçe Örgütünün katkıları ile hazırlanan Silifke’den Çanakkale Cephesine, Dr. Mithat Atabay’ın yazdığı kitabı heyecanla okudum. Her satırında duygulandım. Atalarımızın Çanakkale’de mücadelesini gördükçe, onların şehit oldukça içimde bir ateş çıktı. Sonra Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet kazanımları ile içimdeki sevgi, saygı yükseldi.
Sarı Aydın, Çatak, İmamlı, Sömek, Örenköy, Demircili, Tosmurlu, Ayaş Türkmenli, Kabasakallı, Çadırlı, İmamuşağı, Senir köylerinden 20 yaşlarında gençler gitmişler, kahramanlıklar göstermişler. 47. alaydan 158, 48. alaydan 25 ve 125. alaydan 18 ve diğer birliklerden şehit olanlarla birlikte 246 şehit vermişiz.
Her yıl Çanakkale’ye ziyarete gidenler, atalarının adını şehitliklerde gördükçe duygulanmışlar. Ataları ile gurur duymuşlar. İşte bu kitap o duyguların içinden bir toplumsal imece ruhu ile ortaya çıkmıştır. Katkı sunanların hak hizmetlerini kabul etsin.
Yazarımız Dr. Mithat Atabay ciddi, uzun soluklu bir arşiv araştırması ile bu kitabı hazırlamış. Kitabı okuyunca, rahmetli emekli öğretmen Mehmet Köse ile uzun süren sohbetlerimizde hep bize Atatürk’ün dedesinin Tahtacılarla ile birlikte Toroslarda ormanda odun kestirdiği, özellikle Göksu boylarında, Karaman bellerinde, Yelli Bel’de çok anıları olduğunu anlatırdı.
İşte bu kitabı okuyunca o anıları bir daha yaşadım. O Toroslarda yaşayan Yörük ve Türkmenler yıllarca Karaman illerine sahiplik etmişler. Daha sonrada Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşında zaferler kazanarak tarihe geçmişlerdir. Atatürk’ün Silifke’ye sevdası buradan gelmeli. İçinde Toroslara olan sevdası vardır. Dedesinin onlara anlattıkları vardır. Şimdi duyarız bu yöreden giden Rumların torunlarına anlattıkları hala yaşıyor.
“Son şehit 6. Kolordu 16. tümen 125. alay 2. Tabur 7. Bölük askerlerinden Silifke’nin Sarıkavak bucağı Çadırlı Köyü nüfusuna kayıtlı Bektaşoğullarından Ali oğlu Ali olup cephede ağır yaralandı ve sevk edildiği İstanbul’da Hilal-i Ahmer Beyoğlu Hastanesinde bir süre tedavi edilmesine rağmen kurtarılamayarak, 24 Mart 1916 tarihinde hayatını kaybetti. Çanakkale Şavaşlarında şehit düşen, Silifkeli şehit düşen tek subay Seddülbahir Cephesinde 1. Tümen 70. Alay 3. Bölükte görev yapan Salih oğlu Hamdi’dir. Savaşta şehit düşen askerlerden 9’u çavuş, 13 onbaşı ve 223’de er idi.”
Kitabı okudukça, bize Üçyıldız soyadını bırakan Ali Çavuş dedemizi bir daha gözümde büyüttüm. Çanakkale’de savaşırken şehit düşen yüzbaşının giysilerini giyerek savaşa devam etmesi, savaş bitince bölük bakar ki; o gün bölüğe ustaca yön veren, kahramanlık yaratan Ali Çavuştur. O günden sonra ona Ali Yüzbaşı derler. Ali Çavuş Dedemiz de soyadı kanunu çıktığında Yüzbaşı soyadını ister. “Olmaz, ama onun karşılığı ÜÇYILDIZ olsun.” derler. İşte ÜÇYILDIZ soyadı bize Çanakkale Savaşlarından kalmış bir miras.
Başta Ulus Ustası Mustafa Kemal ATATÜRK, Ali Çavuş Dedemiz olmak üzere tüm şehitleri, kahramanları saygı ile anıyoruz. Cumhuriyet kolay kazanılmamış, ona sahip çıkmanın önemini bir daha anlıyorum.
(*) SİLİFKE’DEN ÇANAKKALE CEPHESİNE. DR. MİTHAT ATABAY.
Paradigma Akademi Basın Yayın Dağıtım. Çanakkale.
(Kitap CHP Silifke İlçe Başkanlığından da temin edilebilir.)

İlginizi çekebilir

DİJİTAL PARA

DİJİTAL PARA

Tema Tasarım | Osgaka.com