FLAŞ HABER:
Ana Sayfa Gündem 22 Aralık 2020 646 Görüntüleme

TAHTACILAR TRT TÜRKÜ’DE DİLLENİYOR

Geçen yıllarda başladığımız TRT Çukurova Radyosu yapımı Çukurova’dan sesler programına konuk olmaya devam ediyoruz. Önceki yıllar Taşeli yöresi kültürüne emek veren halk sanatçılarını tanıttık. Hüseyin Say, Felteş Dede, Abidin Cılız, Bedri Koçak, Kemancı Zeynel Yeşbek, Mutlu Kul Mutlu, Hasan Şahin, Sade Demir, Hüseyin Cılız, Mehmet Uşan, zaman oldu çağımızın Karacaoğlan’ı Musa Eroğlu’ya konuk olduk.
Corona döneminde programlara ara verdik. Şimdilerde evimizden radyoya bir hat açtık. Telefonlarımız ile bir araya gelmeye başladık.
Yapımcı Mert Şahin ile geçen Perşembe günü saat 10.05’te Çukurova’da Tahtacılar konulu bir söyleşi yaptık. Yayınlandı, bir çoğunuz dinledi, bir çoğunuz dinleyemedi. Biz o çalışmaların metin kısmını sizlerle paylaşmak istedik.
24 aralık 2020 Perşembe günü saat 10.05’te TRT Türkü’de Çukurova’da Tahtacılar Programında söyleşimizin 2. Bölümü yayınlanacak. Vakti olanlar radyo başında hem söyleşimizi hem de yöre Tahtacı sanatçılardan, mengi ve samahlarını dinleyebilirsiniz.

1.Kısaca sizi tanıyabilir miyiz?

1950 Silifke doğumluyum. Anadolu Üniversitesi Sosyal bilimler Yüksek okulu mezunuyum. Seka’da personel şefi iken 2000 yılında emekli oldum. Halk bilimi araştırmacısı, gazeteci, yazar olarak yaşamıma devam ediyorum. Evli iki çocuk babasıyım. Toroslarda Tahtacı Yaşamından kesitleri içeren Ay Işığında Gidenler adlı öykü kitabım yayınlandı. Tahtacılarda doğumdan ölüme inançlar adlı bir kitap çalışmam, Tahtacı cemlerinde yer alan Şahatay, Pir Sultan Abdal, Kul Himmet ve 18 ozanın nefeslerini kapsayan Cönk çalışmamız, Silifke Köylerimiz adlı bir çalışma yayın aşamasında. Taşeli Kültürü adlı makalelerden oluşan bir kitap çalışmam devam ediyor. Haftalık yazılarım: mutilcemiz .net, ufukturu.net, Mut’un Sesi, Silifke Yaşam Dergisi, Yeni Haber (Belçika), Kukun Dergisi, Kanal Kültür gibi dergilerde devam ediyor.

2.Tahtacılar kimdir, Türkiye’de ve Çukurova’da nerede yaşarlar?

Toroslarda son üç asırda belirgin olarak gördüğümüz tahtacılar, Gaziantep Islahiye Kabaklar ve Adana Ceyhan Durhasan Dede’nin önderliğinde yol, erkan yürüten, ortak inançları ve orman işçiliği/tahtacılık gibi bir mesleği ile kentlerden uzakta, dağlarda orman içlerinde yaşam bulan bir topluluk. Nerede orman kesimi varsa, oraya gitmişler; Gazi Antep’ten Çanakkale’ye kadar gür ormanların içinde çalışmışlar. Özellikle Silifke Bölgesinde Bolacalı, Adana bölgesinde Pozantı, Karaisalı, Kozan, Aladağ, Mersin üzerinde Kızılkaya’da topluca yaşamışlar. Osmanlı döneminde Süveyş kanalının devreye girmesi ve demir yolu yapımın başlaması ile Adana, Silifke’de bulunan orman tüccarları onları bir araya toplayıp çalıştırmışlar. Son olarak İş Bankası/Azaklar Mersin üstünde yaklaşık 350 hane 1950 yıllara kadar Cocak Deresinde kesim yapmışlar. Kesim işi bittikçe, satın aldıkları yerlere iskan olmuşlardır. 1900- 1950 yılları arasında iskanları devam etmiştir. Edremit Kaz Dağları eteklerinde yaşayan Tahtacılara sorduğumuzda; “Adanalıyık, tünelin ucundan gelmişik” diyorlar. Tünelin bir ucu Belemedik, diğer ucu Karaisalı… 19.y.y. Pozantı bölgesinde binlerce Tahtacı bu bölgede kesim yapmıştır. İşte Pozantıda Fransız trenlerini Çakıt ırmağına bunlar dökmüştür. Şu anda Adana Kozan (Uluçınar), Nergizlik (Karaisalı) Pozantı-Belemedik, Tarsus (Çamalanı, Kaburgediği ve Tarsus merkez de), Mersin ( Dalakderesi, Düğdören, Kızılkaya), Silifke (Sayağzı, Kırtıl , Say ve Mukaddem Mahallesi), Mut (Köprübaşı, Yeşilyurt, Kumaçukuru, Kayabaşı, Yazalanı, Meydan Mahallesi), Erdemli (Tömük, Akdeniz Mahallesi), Anamur ( Kaşdişlen), Bozyazı (Mayasan , Gözce, Çubukkoyağı, Sıcakyurt , Tekedüzü Mahallesi) gibi yerleşim yerlerinde yaşamaya devam ediyorlar. Bunların dışında Antalya, Isparta, Aydın, İzmir, Denizli, Balıkesir, Çanakkale,Muğla illerinde tahtacı yaşam yerleri bulunmaktadır.

3.Tahtacıların müzik kültürü ve çalgılarından bahseder misiniz?

4000 yıl önce Hitit kültüründe yer alan halen Anadolu Medeniyetler Müzesinde bulunan bir kabartmada saz çalan bir ozan, bir kadın, erkek karşılıklı oyun oynuyorlar. İşte müzikologlar Tahtacılardaki kültürü oralara götürüyorlar. Bağlama, saz, keman ve köşeli kırtıl davulu (biz onun benzerini Uygur Türklerinde görüyoruz. Antalya , Burdur, Muğla’da cümbüş, kabak kemane, kavalı, Ege’de cümbüşü görüyoruz.

4.Halk oyunlarından bahseder misiniz ?

Tahtacı ormanda çalışır, yorulunca oturur ağıt söyler, nefes söyler, bir ıslık la oyun oynar, işte mengi burada başlar. Hemen düz bir yer bulunca iki kişi bir araya gelince mengi oynar. Mengi, dönülerek, karşılıklı oynanır. Anadolu’da Hitit uygarlığında görülen karşılıklı mengi oynayan iki çifti görürüz. Bir şenlikte, bir düğünde geniş bir alan bulunca da herkes oyuna kalkar. Daire şeklinde oynanır. İzleme yerine , oynamak. Önce bir ağıt dillenir, sonra 9/8’lik ölçüde mengi çalmaya başlar, el çırparak oyuna kalkarlar. Oyun durur, birini havaya kaldırıp severler. Adana yöresinde saz, davulun yerini zurna, davul alır. Onlar Avşar Mengisi derler. Mengi içinde seyirlik orta oyunu bile yaparlar. Maniler söylerler. Mut yöresinde mengi içinde ağıtlar söylenir. (Hem ağlarlar, hem oynarlar.) Mengiye aynı zamanda tarikat samahı da denir. Samahın öğrenbeçliğidir. Önce mengi öğrenilir. Ege yöresinde mengi yerine yoz samah denilen sözleri lirik yine 8/8 vuruşlu ezgiler, düğün ve şenliklerinde oynanır. Samah, sözleri ve müzik nefeslerden oluşur . 2/4, 4/4 ve 9/8’lik vuruşlu ölçüler görürüz. Samahlar; dar, yürütme ve yeldirme gibi üç bölümden oluşur. Sonunda dede samah dönenlere ve saz çalanlara hayırlı duası verir. Samahlar genellikle cem törenlerinde dönülür. Samahlar mengide olduğu gibi karşılıklı ve daire şeklinde dönülür. Samahlar tüm yerleşim yerlerinde aynı şekilde olup; Şahatay, Kul Himmet, Pir Sultan Abdal ve yöre ozanlarının nefesleri ile samahlar dönülür.

SÖYLEŞİ 2. BÖLÜM
(YAYINLANACAK BÖLÜM)

1.Tahtacıların günlük hayatında ve önemli günlerinde müzik çok önemli bir yere sahip, bu konu ile ilgili açıklama yapar mısınız?

Tahtacı sabah kalkınca ıslık çalarak güne başlar. Islık zaman gelir türküye döner, bir uzun hava olur, bir ağıt olur. Eşi, katırı onun bu ezgileri ile onun duygularını anlar. Akşama değin çalışırken, dinlenirken ona yoldaş olur. Zaman zaman aşık olur. Doğa içinde güzelliği paylaşır. Bir Karacaoğlan dizesi, Köprübaşılı Hüseyin’in ezgileri ona duygu verir, ilham verir. Ağzından ağıtlar, uzun havalar, türküler çıkar. Mısralar mengi olur, koyaklarda yankılanır. Birkaç kişi bir araya gelir, bir düzlükte ıslıkla ya da sözlü türkülerle mengi oynamaya başlar. Düğünlerde, ziyaret yerlerine gidildiğinde, Sultan Nevruz ve Hıdır Ellez Şenliklerinde toplum bir araya gelince, sazlar önce ağıt çalar, sonra mengi çalınır, el çırparak oyuna çıkılır. Daha sonra halaya durulur. Mengi oynarken , ağıt araya girer, hem ağlarlar, hem oynarlar. Özellikle Adana yöresinde halay içinde seyirlik oyunlar, maniler, türkü söyleyenler araya girer. Tahtacılar da düğünlerde, akşamları seyirlik arap oyunları sergilenir. Bişşek gelin, Tomas gibi oyunlar izleyenleri eğlendirir. Türkülerde başta Karacaoğlan, Dadaloğlu gibi ozanların türküleri dile gelir.

2.Cem evlerinde düzenlenen dini törenlerde icra edilen samah kavramından bahseder misiniz?

Tahtacılar; Alevi ve Bektaşi inanç geleneğinde Şeyh Safi ocağına bağlı olan, Gazi Antep (İslahiye- Kabaklar köyünde İbrahim Sani dede ve Adana Ceyhan’da Durhasan Dede’nin önderliğinde iki ocağa bağlı dedeler cemevine gelir, orada talipleri ile bir araya gelirler. Yani meydanda cem olurlar. Alevilik cemevinde dede huzurunda ikrar verme ile başlar, daha sonra evli çiftler musahip olurlar. Her yıl cemevlerinde meydandan geçerek inançlarını yerine getirirler. Hak Muhammet Ali, Ehlibeyt, Şah İmam Hüseyin Kerbela ortak paydasında buluşurlar. İşte cemlerde yürütülen 12 erkanın önemli bölümü Samah dönmedir. Samah sözcük anlamında da dönmeyi kapsar. Kadın erkeğe niyaz ederek samaha davet eder, ikisi birlikte dedeye niyaz ederler, saz çalmaya başlayınca niyazlaşırlar. Önce karşılıklı olarak samahın darı, daha sonra yürütmesi ve en son olarakda yeldirmesi ile son bulur. Samah bitince dede samah dönenlere ve sazandara hayırlı verir. Son olarak da cemlerde kırklar samahı adında birlikte samah dönülür. Samahların müzikleri 2/4, 4/4 ve 9/8 ölçüde olur. Şahatay, Kul Himmet, Pir Sultan Abdal’ın nefeslerini sazandarlar çalıp söylerler. Divan Sazı, Bağlama, Üç telli saz (Cura), keman, Ege ve Antalya yöresinde cümbüş , kabak kemane, kaval da görmek mümkündür.

3.Tahtacı müzik kültürüne katkıda bulunan isimlerden bahsedebilir misiniz?

Mut Köprübaşı köyünde Abidin Cılız, Efe Halit, Zırtaboz Veli, Hüseyin Cılız, Abdi Veli Uşan; Kumaçukuru’nda Kanimini Musa Eroğlu, Abidin Özay , Musa Eroğlu, Hasan Şahin, Kul Mutlu, Sade Demir; Yeşilyurt Köyünde Musa Bıçkı; Kırtıl Köyünden Felteş Ahmet Duman (1975 yılında TRT Çukurova Radyoda bant kayıtları Kemal Öğretmen tarafından kayda alındı), Ali Rıza Çavuş, kemeneci Mehmat Akdemir, Cihangir Akdemir, Hasan Gündoğdu,İsmet Bulut; Tarsus Çamalanı’nda Ahmet Talipoğlu, Mustafa Talipoğlu.

İlginizi çekebilir

EĞİTİMDE HALA UMUT VAR

EĞİTİMDE HALA UMUT VAR

Tema Tasarım | Osgaka.com