FLAŞ HABER:
Ana Sayfa Gündem 2 Kasım 2021 299 Görüntüleme

Finansal Okuryazarlık

Güçlü ekonomilere sahip ülkelerin eğitim sistemlerinin en temel konularından birisi finansal okuryazarlık eğitimidir. Çünkü finansal okuryazarlık ekonominin en temel yapıtaşı olan bireylerin aldığı kararların ve edindiği davranışları belirler. Bu davranışlar sadece bireylere katkı yapmakla kalmaz aynı zamanda topluma da oldukça önemli katkılar sağlar. Harcamaları yönetebilmek, yatırım araçlarını doğru değerlendirebilmek beraberinde tasarruf etmeyi ve birikim yapmayı getiriyor ve uzun vadede düşünüldüğünde bu da ülke ekonomisine katkı sağlıyor. Bu sebeple finansal sistemin içine katılmış her bireyin gelirini akıllıca finanse etmesi ve yatırımlarını doğru değerlendirmesi finansal okuryazarlık oranına bağlıdır. Aslında eğitimin sorunu olan finansal okuryazarlık Türkiye’de henüz yeni yeni tartışma konusu olmaya başlamıştır.
Dünyaya bakıldığında finansal okuryazarlık düzeyinin en çok önemsendiği ülkeler sırasıyla ABD, Avusturalya, Kanada ve İngiltere olarak sıralanmaktadır. Gelelim Türkiye’nin tablodaki yerine. TEB ve Boğaziçi Üniversitesi’nin 2013-2017 yılları arasını baz alarak gerçekleştirdiği ‘Finansal Okuryazarlık ve Erişim Endeksi Raporu’na göre; 2013 yılı Finansal Bilgi Skoru 19,9 iken 2017 yılında ancak 21’e yükseldi. Bu skor hesaplanırken: bireyin bölme, paranın zaman değeri, ödenen faiz, basit faiz, birleşik faiz, risk ve getiri, enflasyon gibi temel kavramlar bilgisi sorgulandı. Satın almadan önce düşünme, faturaları zamanında ödeme ve bütçeleme, hedeflere ve ihtiyaçlara ulaşabilmek için tasarruf ve harcama gibi olumlu davranışların ölçüldüğü Finansal Davranış Skoru, 2013’te 21,6 olarak belirlenirken 2017’de 25,7 oldu. Araştırma sonucunda kadın erkek dağılımları da incelendiğinde aradaki farkın çok düşük olduğu ve cinsiyetin dağılıma etkisi olmadığı görülüyor. Etkisi olan unsurlar içinde ise yaş ve eğitim durumu başı çekmekte. Aynı zamanda hane halkı geliri ile finansal okuryazarlık arasında doğru orantı olduğu gözlemleniyor.
Yani yukarıda da görüldüğü üzere güçlü ekonomiye sahip ülkeler için finansal okuryazarlığı yüksek toplumlar gerekmektedir. Her şeyin temelinde olduğu gibi güçlü bir ekonominin temelinde de eğitim yatmaktadır. Bu yüzdendir ki cumhuriyetimizin kurucu dehaları öncü devrimleri eğitim alanında yapmıştır. Saygıyla anıyoruz…
Kaynak: kpmg/tr

Tema Tasarım | Osgaka.com