FLAŞ HABER:
Ana Sayfa Haber 18 Ocak 2024 73 Görüntüleme

AKCAMİ / SİLİFKE – IŞIKLI

Akcami, Silifke ilçe topraklarının batısında Yeşilovacık kıyı yerleşimine doğru gidildiğinde, kıyıya varmadan önce ova içinde kalan Işıklı yerleşiminin güneyine doğru konumlu olup, deniz düzeyinden yaklaşık 40 metre yükseltide yapılmıştır… Tek katlı olarak yapılmış olan bu eski caminin çevresinde 8 dönüm alana yayıldığı görülen çam ağaçlarıyla kaplı bir koru varken, ağaçların bitimiyle birlikte bu kez tarlalar başlar… Camiye en yakın kırsal yerleşimler, kuş uçuşu 1400 metre batıda Yapal, 1300 metre kuzey doğuda Işıklı olarak ölçülürken, caminin 775 metre doğusunda Işıklı yerleşimine ilerleyen düzenli yol, 700 metre güneyinde ise Silifke ile Yeşilovacık arasını dolayısıyla da Çukurova’yı Antalya’ya bağlayan ikişer gidiş gelişli bölgesel ana yol bulunmaktadır… Yakınında ev yada yapı bulunmadığı için ıssızlık içinde, ağaçların gölgelediği bu caminin yapılış dönemiyle ilgili yapı duvarına yerleştirilmiş bir yazıt görülmemekle birlikte, ön araştırmamıza göre başka kaynaklardan edinebileceğimiz bir bilgi de bulunmamaktadır… Araştırma ile görüntüleme uğrayışımız için caminin yanına gitmemize yardımcı olup bize eşlik eden komşu Akdere yerleşiminden Mehmet Örs büyüğümüzün söylemi ile Akcami’nin Karamanoğulları döneminde yapıldığına yönelik yörede bir kanı söz konusudur…
Akcami, bir cami olmasının getirdiği kutsallığın dışında, buraya yakın yaşayan bazı kesimlerce ayrıca uğranılıp adak kesilen yada bazı kişilerin öldükten sonra buraya gömülmek istediği yer olması açısından da kutsal bir alan yada yer olma değerinde görülür… Bu bağlamda caminin batı yanına bitişik küçük düzlük, öldükten sonra buraya gömülenler için kullanılmakta olan bir yer olarak düzenlenmiştir…
Akcami’yi yapısal olarak incelediğimizde, düzgün dikdörtgen bir oturumda yapıldığını, giriş kapısının genel İslam yapı geleneğinde olduğu gibi kuzeyden verildiğini, giriş kapsının iki yanındaki duvarda birer gözelek (pencere) bırakıldığı, karşı duvarda bu gözeleklere denk gelen yerlerde de yine iki yanda birer gözelek olduğunu, tüm yapının iki yan duvarında ise bu kez birer olmak üzere, tüm duvarlada toplam altı gözelek ile yapı içinin aydınlatıldığını görürüz… Ancak olağan boyutlarda açık bırakılan bu altı gözeleğe (pencereye) ek olarak, eski yada yeni dönemde ancak ne amaçla açık bırakıldığını kestiremediğimiz caminin dört duvarından güney duvarda altı, doğu duvarda altı, kuzey duvarda bir, batı duvarda ise beş olmak üzere toplam on sekiz göz delik daha yer almaktadır… Birer küçük delik biçimindeki bu gözler, tüm duvarlarda eşit sayıda olmadığı için caminin ilk yapım döneminde açılmamış gibi görünse de aldığımız örnek görüntü bunun tersini söyler gibidir…Ayrıca cami içini incelediğimizde, burada günümüz aydınlatma yöntemi için güç iltecek tellerin döşenmesi amacıyla duvarların gelişi güzel kırılıp ince borular oturtulduğu, bu kırılan yerlerin üzerinin de özensiz sıvamalar yapılarak örtüldüğü görülmektedir…
Yine caminin gözelekleri (pencere) için açık bırakılı duvar içi yuva boşluklarda bu gözlerin üzerindeki duvar yükünü olduğu yerde kendi tavanında karşılayacak ağaç atıllar (mertek) yerleştirildiği çıplak gözle görülebilmekte, ancak tüm caminin tavan döşemesinde olması gereken ağaç atılların ise sökülüp yerine dökütüm (beton) dam oturtulduğu açıkça görülmektedir… Öyleyse caminin son bir kaç on yıl içinde eski yöntemle yapılmış olan tavanı sökülmüş, ağaç atılları (mertek) kaldırılmış ve yerine kalıp çakılarak eski yapı geleneğini ortadan kaldıran yeni bir dam tavan kondurulmuştur…
Dikdörtgen oturumlu caminin uzun keyleri (kenarları) doğu batı doğrultusunda olup uzunluğu dıştan yaklaşık 13,5 metre, güney kuzey doğrultudaki kısa keyleri ise yine dıştan yine yaklaşık ölçülerle 12 metre uzunluğundadır… Böylece cami yapı oturumu dış ölçüler içinde yaklaşık 165 metre kare çıkarken, en az yarım metre kalınlıkta örülen duvar kesitleri bu sayılardan düşüldüğünde içerideki kapalı alanın keyleri 12,5 metre ile 11 metre ölçülerinde, dolayısıyla da caminin kapalı kullanım alanı yaklaşık 140 metre kare sonucunu bize verir… Cami içinde taban tavan arası yükselik 4,2 metre ölçülürken, yapının ortasına iki önde iki arkada toplam 4 dikme ayak yerleştirilmiş ve bunlar sağ sol düzleminde uzatılmış iki omuzlama örümü ile tavanı desteklemiştir… Üç önde üç arkada cami içi göz oluşturan sağ sol düzlemindeki bu iki omuzlama örümü (kemer) yine sağ sol duvarların iç yüzlerinde birer bel verme dikmesine bağlanır… Bir başka değişle yapının ortasından tavanı kaldıran toplam 4 dikme ayak yükseltisi, yapının sağ sol yanlarındaki bel verme taşlarına üstten atkılı eğimle örülüp bağlanmış, yine yapı içinde sağ sol çizgisi arasında önlü arkalı iki sırada toplam 6 göz boşluk oluşturup, yapının tüm tavanı omuzlanıp caminin damı berkitilmiştir…
Devam edecek…

Tema Tasarım | Osgaka.com